
Yeme Bozukluğu Nedir? Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri
Yeme Bozuklukları Nedir? Psikiyatrik Bir Hastalık Mıdır?
Yeme Bozuklukları anoreksiya nervoza , bulimiya nervoza ve son yıllarda tanımlanan tıkınırcasına yeme bozukluğu gibi psikiyatrik hastalıkların içinde yer aldığı bir tanı grubudur. Bu hastalıklar ruhsal kaynaklıdır ve bedensel belirtiler ön planda gibi görünse de ciddi ruhsal sorunlarla birliktedir.
Yeme Bozukluklarının Nedenleri Nelerdir?
Yeme bozuklukları için özgün bir neden bilinmemektedir. Anoreksiya nervozanın başlangıç yaşı göz önüne alınırsa hastalığı ergenlik değişimleri ve bu değişimlere uyum sağlamaktaki yetersizlikle açıklamak uygun gelebilir. Yine bu hastalıkların belirgin bir şekilde kadınlarda daha çok görülmesi hastalığın gelişiminde kadınlık psikolojisinin önemini vurgulamaktadır. Sosyal değişimler de özellikle bulimiya nervozanın gelişiminde rol oynamaktadır.
Yeme Bozukluğu Çeşitleri Nelerdir?
- Pika (en az bir ay süreyle, sürekli olarak, besleyici bir değeri olmayan, besin olmayan bir maddeyi örn. kağıt, saç, boya, sabun, kül, kil tüketilmesidir)
- Geri çıkarma (geviş getirme) bozukluğu (sık sık, en az bir ay süre ile yediği yemeği geri çıkarması durumudur)
- Kaçıngan/kısıtlı yiyecek alımı bozukluğu
- Anoreksiya nevroza (kişinin düşük vücut ağırlığına rağmen kilo almayı güçleştiren davranışlarda bulunmasıdır)
- Bulimia nevroza (kişinin yemek yemeyi durduramadığı yeme atakları ve kendi kendini kusturma, bağırsak çalıştıran ya da diğer ilaçları yanlış yere kullanma, neredeyse hiç yememe ya da aşırı spor yapma tekrarlayan davranışlar da bulunmasıdır)
- Tıkınırcasına yeme bozukluğu (bulimia benzeri anca kilo alımını önleyici davranışları yoktur)
- Gece Yeme Bozukluğu: Uykudan uyanarak yemek yeme ya da akşam yemeğinden sonra aşırı yiyecek tüketme ile kendini gösteren, yineleyen gece yemek yeme ataklarıdır. Kişi uyanık ve kendindedir.
Yeme Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?
Yeme bozukluğu, bir beslenme sorunu olmasından ziyade, daha çok yiyecekleri ele alış biçimi ve kişinin kendi bedeniyle olan ilişkisinin bozulmasıdır.
Etkilenen insanlar; yeme davranışlarını aşırı derecede kısıtlar, güçlü bir şekilde kontrol eder veya davranışlarının kontrolünü tamamen kaybeder.
Öncelikle, yeme bozukluğu olan bireylerde aşırı kilo kaybı veya aşırı kilo alımı gözlenebilir. Bu durum, kişinin normalden çok daha az veya çok daha fazla yemek yemesinden kaynaklanabilir.
Ayrıca, sürekli olarak diyet yapma veya aşırı egzersiz yapma, yediği yemekleri kusma yolu ile çıkarma davranışı veya yoğun laksatif kullanımı gibi davranışlar da yeme bozukluğunun belirtileri arasındadır.
Yeme bozukluğu olan kişilerde mide bulantısı, kusma veya sindirim problemleri gibi fiziksel semptomlar da sıkça görülür. Bunların yanı sıra, obsesif düşünceler ve takıntılı davranışlar da yeme bozukluğunun belirtilerinden biridir.
Kişi sürekli olarak yemekle ilgili düşüncelerle meşgul olur ve yemek konusunda kontrolsüz hisseder. Yeme bozukluklarının nedenleri ise oldukça karmaşıktır ve her birey için farklılık gösterebilir.
Genetik faktörler, çevresel etkiler, kişilik özellikleri ve psikolojik sorunlar gibi birçok etken yeme bozukluklarına yol açabilir. Özellikle toplumdaki beden algısı ve medyanın etkisi, yeme bozukluğu riskini artırabilir.
Yeme Bozukluğu Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Hastalığın tedavisi psikiyatri ve uzman psikolog liderliğinde, rahatsızlığın durumu belirlenerek iç hastalıkları ve diğer tıp dalları ile iş birliği yapılarak sürdürülmektedir. Yeme bozukluklarını saptamak için kilonun boya oranlanması ile saptanan vücut kitle indeksi kullanılmaktadır. Düşük kitle endeksi anoreksiyanın belirtecidir, yüksek kitle endeksi ise tıkınırcasına beslenme bozukluğu için bir belirteçtir. Bulimia olan kişiler çoğunlukla normal bir kitle endeksine sahiptir.
Hastalar genel olarak yeme bozukluklarının farkındadır fakat hastalığı geç olana dek anlamazlar ve tedaviyi reddederler. Tedavideki ilk hedef çoğunlukla tedaviye açık olmayan hasta bireyin tedavi için gerekli olan iş birliği yapmasını sağlamaktır.
Bilişsel davranışçı terapi yeme bozukluklarının tedavi edilmesinde iyi sonuçlar veren yöntemlerden bir tanesidir. Beslenme bozukluğu olan bireyler strese ve duygusal olaylara sorunlu bir beslenme davranışı ile tepki verdiğinden dolayı terapi bu bireylere stres ve duygusal durumlarla alternatif baş etme yöntemlerini öğretmeyi amaçlamaktadır. Özellikle genç hastalarda aile ve yakın çevrenin terapiye dâhil edilmesi çok önemlidir.